Kumar Bağımlılığı (Kumar Oynama Bozukluğu)

Kumar Bağımlılığı (Kumar Oynama Bozukluğu)

DSM-5'te Kumar Oynama Bozukluğu olarak tanımlanan kumar bağımlılığı, bireyin tekrarlayıcı ve kontrolsüz bir şekilde kumar oynama davranışı sergilediği, bu davranışın kişinin sosyal, mesleki ve finansal işlevselliğini ciddi biçimde bozduğu, psikiyatrik bir bozukluktur. DSM-5’te bağımlılık spektrumunda, madde kullanım bozuklukları ile aynı sınıfta yer alır. Bu durum, kumar davranışının sadece irade zayıflığı değil, nörobiyolojik ve psikososyal temelleri olan ciddi bir bozukluk olarak ele alınması gerektiğini göstermektedir. Kumar bağımlılığı genellikle genç erişkinlikte başlar ve tedavi edilmediğinde kronik bir seyir izleyebilir.

Online Kumar Bağımlılığı Tedavisi - Kumar Oynama Bozukluğu

Kumar Oynama Bozukluğu DSM-5 Tanı Kriterleri

Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayımlanan DSM-5’e göre kumar oynama bozukluğu tanısı, son 12 ay içerisinde aşağıdaki kriterlerden en az dördünün karşılanmasıyla konulur:

  • İstenen heyecan düzeyine ulaşmak için gittikçe daha fazla parayla kumar oynama gereksinimi duyma
  • Kumar oynamayı azaltma ya da bırakma girişimlerinde huzursuzluk ya da irritabilite
  • Kumar oynamayı kontrol etme, azaltma ya da bırakma konusunda yineleyen ve başarısız girişimler
  • Sıklıkla kumarla meşgul olma (örn. geçmiş kumar deneyimlerini zihinden geçirme, bir sonraki oyunu planlama)
  • Sıkıntılı ruh halinden kaçmak için kumar oynama
  • Kumar oynama sonrası kayıpları telafi etme amacıyla tekrar oynama (zararı kurtarma)
  • Kumar davranışının derecesini gizleme çabaları
  • Kumar nedeniyle önemli ilişkilerin, işin ya da eğitim fırsatlarının tehlikeye girmesi ya da kaybedilmesi
  • Kumar borçlarını ödeyebilmek için başkalarından para isteme

Tanı koyulabilmesi için bu davranışların, bireyin yaşam işlevselliğini belirgin düzeyde bozması gerekir.

Kumar Bağımlılığı Belirtileri Nelerdir?

Kumar oynama bozukluğu olan bireylerde gözlemlenen başlıca semptomlar şunlardır:

  • Kontrol Kaybı: Kişi, ne kadar kaybettiğini bilse dahi oynamaya devam eder.
  • Takıntılı Düşünceler: Kumarla ilgili düşünceler gün içinde zihni meşgul eder.
  • Finansal Problemler: Kişi borç alır, kredi çeker ya da birikimlerini kumara yatırır.
  • Aile İçi Çatışmalar: Yakın ilişkilerde güven kaybı, yalanlar ve iletişim kopuklukları sık görülür.
  • Duygudurum Değişiklikleri: Kumar oynarken heyecan ve coşku, sonrasında ise suçluluk, depresyon ve umutsuzluk gibi duygular yaşanabilir.

Bu belirtiler zamanla artabilir ve kişinin iş, okul ve sosyal yaşamında ciddi bozulmalara neden olabilir.

Kumar Oynama Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?

Kumar oynama bozukluğu, çok faktörlü bir etiyolojiye sahiptir. Genetik, nörobiyolojik ve çevresel etkenlerin bir araya gelmesiyle oluştuğu düşünülmektedir.

  • Genetik Yatkınlık: Ailede bağımlılık öyküsü olan bireylerde risk artmaktadır. Özellikle dopamin sistemindeki varyasyonlar, ödül beklentisi ve dürtü kontrolü ile ilişkilidir (Potenza, 2008).
  • Nörobiyolojik Etkenler: Prefrontal kortekste işlev bozuklukları ve dopamin ile serotonin dengesizlikleri, karar alma süreçlerinde bozulmalara yol açar (Grant & Kim, 2003).
  • Çocukluk çağı Travmaları: İhmal, istismar ya da duygusal yoksunluk gibi erken yaşam deneyimleri kumara eğilimi artırabilir.
  • Erişilebilirlik ve Çevresel Faktörler: Kumar makineleri, online bahis siteleri gibi kolay ulaşılabilir ortamlar riski yükseltir.

Kumar Bağımlılığı Risk Faktörleri

Risk faktörlerinin bilinmesi, hem önleyici çalışmalar hem de erken müdahale için önemlidir:

  • Erkek cinsiyet
  • Genç yaşta başlama
  • Eşlik eden madde kullanım bozuklukları
  • Depresyon, bipolar bozukluk ya da anksiyete bozuklukları
  • Dürtüsellik ve düşük öz-denetim
  • Aile içi işlevsizlik ve sosyal izolasyon

Ayrıca, bazı bireyler için kumar, duygusal bir kaçış stratejisi olarak işlev görebilir. Bu da sorunun psikolojik temellerine işaret eder.

Kumar Oynama Bozukluğu Tanısı Nasıl Konulur?

Tanı süreci, ayrıntılı bir klinik görüşme ile başlar. Psikiyatrik öykü alınırken aşağıdaki unsurlar değerlendirilir:

  • Kumar davranışının sıklığı ve süresi
  • Finansal kayıpların boyutu
  • Kumarın ilişkiler ve işlevsellik üzerindeki etkisi
  • Eşlik eden ruhsal bozukluklar ve madde kullanımı

Tanıda, DSM-5 ölçütlerinin yanı sıra Problem Gambling Severity Index (PGSI) veya South Oaks Gambling Screen (SOGS) gibi değerlendirme ölçeklerinden de yararlanılabilir. Gerekirse nöropsikolojik testler ve madde kullanımı açısından toksikoloji taramaları da yapılabilir.

Kumar Bağımlılığı Nasıl Tedavi Edilir?

Kumar oynama bozukluğunun tedavisi çok yönlüdür ve bireyin klinik durumuna göre planlanmalıdır. Tedavide temel yaklaşımlar şunlardır:

1. Psikoterapi

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Kumarla ilişkili hatalı düşünce kalıplarını değiştirmeyi hedefler. Örneğin, “kazanma sırası bende” inancı ya da “şans dönecek” beklentisi ele alınır.
  • Motivasyonel Görüşme (Motivational Interviewing): Bireyin değişime yönelik içsel motivasyonunu artırmayı amaçlar.
  • Grup Terapileri: Gamblers Anonymous gibi öz yardım grupları sosyal destek ve farkındalık açısından etkilidir.

2. İlaç Tedavisi

Kumar oynama bozukluğunda ilaç tedavisi birincil yaklaşım değildir; ancak bazı vakalarda davranışsal belirtilerin ve eşlik eden psikiyatrik tabloların kontrolünde yararlı olabilir.

  • SSRI Grubu Antidepresanlar: Özellikle eşlik eden depresyon veya anksiyete bozukluğu olan bireylerde tercih edilebilir.

  • Opioid Antagonistleri: Ödül sistemi üzerinde etkili olarak kumar oynama isteğini azaltabilir.

  • Antiepileptikler: Dürtüsellik ve kontrol sorunlarının azaltılmasında faydalı olabilir.

İlaç tedavisi mutlaka kişiye özgü olarak planlanmalı ve düzenli psikiyatrik takip altında yürütülmelidir.

3. Aile ve Sosyal Destek

Aile bireylerinin bilgilendirilmesi, kriz yönetimi, borçlarla baş etme ve sağlıklı sınır koyma konusunda destek sunulması tedavi sürecini olumlu etkiler.

4. Online Müdahale ve Mobil Destek

Dijital platformlar üzerinden sunulan BDT programları ve anlık mesajlaşma destekleri, özellikle erken evrede olan bireylerde yararlı bulunmuştur.

Kumar Bağımlılığı ve Günlük Hayata Etkileri

Kumar oynama bozukluğu, bireyin yaşamının tüm yönlerini etkileyebilecek kadar yıkıcı sonuçlar doğurabilir:

  • Finansal Yıkım: Borçlar, kredi kartı harcamaları ve haciz gibi ciddi sorunlara neden olabilir.
  • İlişki Sorunları: Aile içi güven kaybı, boşanma ve çocuklarla iletişim sorunları yaygındır.
  • İş ve Eğitim Hayatı: Devamsızlık, performans düşüklüğü ve işten çıkarılma sık görülür.
  • Psikolojik Etkiler: Utanç, suçluluk, çaresizlik ve intihar düşüncelerine kadar ilerleyebilen ağır duygusal çöküntü olabilir.

Literatüre göre, kumar oynama bozukluğu olan bireylerin yaklaşık %17–25’inde intihar düşüncesi gelişmekte, %4–7’si ise intihar girişiminde bulunmaktadır (APA, 2013).

Kumar oynama bozukluğu, sadece bir davranış sorunu değil; biyolojik, psikolojik ve sosyal yönleri olan ciddi bir psikiyatrik bozukluktur. Erken tanı ve müdahale, bireyin yaşam kalitesini artırabilir. Bu nedenle hem bireylerin hem de toplumun farkındalık düzeyinin artırılması, tedaviye erişimin kolaylaştırılması ve önleyici ruh sağlığı hizmetlerinin yaygınlaştırılması büyük önem taşımaktadır.

Muayenehane veya online görüşme randevusu için buraya tıklayın...

Comments for this post are closed.